22 Haziran 2017 Perşembe

Tüm Türkiye Genelinde 81 ilde Online Hizmet Veriyoruz

Agency danışmanlık olarak Türkiye’de bulunan tüm illerde hizmet vermekteyiz. 

BİZ KİMİZ ?
Uzmanlık ve Kariyer programları ile hayatınıza yön verin...
2008 yılında kurulan Agency Balance Eğitim ve Danışmanlık Hizmetleri Türkiye’de ilk defa şirketlerin insan kaynakları departmanlarına üniversitelerden direk öğrenci akışını sağlamak amacıyla ve şirketlerin kurumsallaşma yolunda uluslararası rekabete hazırlamak, dünya kalite standartlarını yakalamalarına yardımcı olmak, vizyon ve misyon kazandırmak, bu amaçlara ulaşmaları doğrultusunda ihtiyaçları olan gerekli insan kaynakları desteğinin yanı sıra yeni dünya trendine uyum sağlamaları adına gerekli profesyonel danışmanlık desteği vermek amacıyla kurulmuştur ve bu amaç doğrultusunda Kariyer İstasyonu markası ile ülkenin dört bir yanında üniversiteler başta olmak üzere çeşitli zirveler ve  temel düzey eğitimler vererek , şirketler için geleceğin personelleri olan katılımcılarımızı başlangıç seviyesinden bir adım öteye taşımakta ve gerek teknik gerekse uygulamalı eğitimler ile farkındalık yaratmalarına yardımcı olmaktadır.
Kurumsal Çözümlerimiz
Projelerde organizasyon komitesi ile iletişim sağlamak Etkinliğin Danışma Kurulu, Yönetim Kurulu ve Bilim Kurulu Toplantılarını organize etmek ve sonuçlarını raporlamak, Organizasyonun niteliklerini ve gereklerini belirlemek...
Fuar Organizasyonları-Toplantı Organizasyonlarımız- Kongre Organizasyonlarımız-Sosyal Medya-Reklam-Görsel Canlı Reklam-Şirket Personel Eğitimi-Markalaşma-Görev Tanımları-Kariyer Planlama –Kurumsal ve Kişisel koçluk.

21 Haziran 2017 Çarşamba

SOSYAL MEDİA


Sosyal Medyanın hayatımıza etkileri
Sosyal Medya adlı bir TV programıyla ekran karşısına çıkınca herkesin gözünde Sosyal Medya Uzmanı olarak kodlanıyorsunuz. Olmadığımı her fırsatta dile getiriyorum. Hiçbir zaman ağzımdan böyle bir kelime çıkmadı, bana atfedildiği her örnekte karşı çıktım.
Ve kendini öyle tanımlayanları da saygıyla karşılıyorum. Hiçbirini sınamadım, sorgulamadım, yermedim.
Herhangi bir sunumunda bu resmi kullanmamış hiç kimse 'Sosyal Medya Uzmanı oldum' diyemez. Tarih yazmamıştır.
Herhangi bir sunumunda bu resmi kullanmamış hiç kimse ‘Sosyal Medya Uzmanı oldum’ diyemez. Her sosyal medya olayına bu resim mutlaka girmelidir.
Buna karşılık hayatımıza popüler anlamıyla gireli 5-6 yıl olmuş, adına ajanslar açılalı daha 2-3 sene geçmiş bir kavramın nasıl bu kadar çabuk, bu kadar fazla (ve genç) uzmana sahip olduğunu elbette düşündüm. Diğer yandan beyaz yakalı jargonunda çok afilli bir mertebe olmayan ‘uzmanlık’ için bunca kişinin delice bir iştahla koşmasına da hep şaşırdım.
Şahsen uzmanlığı sosyal medya eksenine değil, iletişimde arıyorum. Esas marifetin sosyal medya araçlarına hakim olmak değil, iletişimi bilmek olduğunu düşünüyorum. İyi bir iletişimcinin (kaçınılmaz olarak) sosyal medyaya da hakim olması gerektiğini savunuyorum. Zira yapılan iş özünde marka ve müşterisi arasında mümkün olduğunca kalıcı ve anlamlı bir iletişim kurma çabasından ibaret. Mecra, kapasite ve yeteneklerinin farklılığı benim gözümde küçük ayrıntılar olarak kalıyor.
İşim ve ilgi alanım dolayısıyla neredeyse bütün dijital / sosyal medya ajansların kurucularıyla temas halindeyim. Çoğunun kuruluşuna şahitlik ettim. Çalışanlarının da büyük kısmıyla internetten bir şekilde iletişimimi koruyorum. İşe alım süreçlerinin, personel hünerinin, çıkan işlerin ortalamasının, nerelerden esinlenildiğini, çalışma şartlarının, dönen dolapların ve daha önemlisi müşteri-ajans ilişkisindeki yürüyen – yürümeyen meselelerinin ne olduğunu biliyorum.
Küçücük bir pazarda herkes bir düzen tutturmuş gidiyor. Tiyatroyu andıran bu süreçte herkes rolünü eksiksiz ezberlemiş durumda. Ajansı tarafından düdüklendiğini sandığınız markanın yöneticisi esasında ne olup bittiğinin en az sizin kadar farkında. Ama oyunun kuralı öyle konduğu için herkes sessizce olana – bitene göz yumuyor. Ajansların çevirdiği alavere – dalaverelerden haberdar olmayan çok az marka tanıdım şimdiye dek.
(Bu yöntemlerin geçerli olmadığı ajans ve markaların da olduğunu özellikle belirtmem gerekmiyor sanırım?)
Mesele Türkiye’ye has değil
The Onion sitesini duymuş olmalısınız. 1998 yılından beri aklına esen her şeyi mükemmel bir titizlik ve profesyonellikle haberleştiriyor (bizdeki Zaytung‘un internetteki ilk örneği diyebiliriz). Ben de galiba kurulduğu dönemden beri ara ara takip ediyorum.
Yakın geçmişte video bölümünde TED konferanslarından ilham alarak kendi tarzlarını taşıyan parodiler çekmeye başladılar. Bunlardan biri de Sosyal Medya Uzmanlığı ile ilgili. Tekrar hatırlayıp seyredince blogda da paylaşmadan edemedim. Kabaca değindiğim olayları özetleme adına hoş bir örnek (Anlayamacaklar için tekrar izlerken çalakalem bir çeviri de yaptım. Aşağıya ekliyorum)


Videonun çevirisi
Sosyal medya! (Alkışlar)
Sosyal medya yeni ekonominin itici gücüdür. Bu ne demek? Kimse bilmiyor (*).
Hayatımda hiçbir orijinal fikre sahip olmasam da başarılı bir sosyal medya danışmanıyım. Çünkü firmam büyük paralara çalışıyor ve bazı dünyanın en büyük şirketlerinin diline sosyal medyayı doladık (özünde hiçbir hizmet sunmadan hem de!).
Yeni internet ekonomisinde hayatta kalmak için insanların isteyeceği ya da ihtiyaç duyacağı bir hizmet ya da ürünle ortaya çıkmak zorundasınız. Alakası bile yok!
Sosyal medya birilerine değer sunma ihtiyacını ortadan kaldırır.
Bir örnek vereyim. Şirketim Cheetos ile bir anlaşma yaptı. Bir odaya kapandık, markalarına internette değer katacak fikirler üstünde kafa patlattık ve ortaya çıktı ki hiçbirimizin orijinal bir fikri yok. Bu yüzden onlara bir Facebook sayfası yaptık! Sonuçta insanlar sayfayı ‘beğendi’ (like). Bu insanlar ortada hiçbir sebep yokken Cheetos’u beğendi. Hiçbir ödül bile vermedik.
Unutmayın; bizim yaptığımızı herhangi bir çocuk bedavaya bizden çok daha hızlı yapabilirdi!
Aklınızla bir şey düşünüp yeteneklerinizle onu uygulamaya çalışma dönemi bitti. Eski ve emek isteyen her şey gibi onlar artık ‘verimsiz‘.
Facebook icat edildi bir kere. Biz sıradan insanlara düşen onun varlığını kabullenmek ve bizi emebilmesi için kendimizi cömertçe  sunmak. (Alkışlar)
Başka bir örnek vereyim.
Speedstick deodoranlarının Twitter hesabını büyütmek için anlaştık. Zaten bir Twitter hesapları vardı. Ve elbette bizim hiçbir orijinal fikrimiz yoktu. Bu yüzden sadece Speedstick’i takip edecek binlerce sahte Twitter hesabı açması için başka bir firmayla anlaştık. Bir haftadan kısa bir sürede Speedstick’i takip edenlerin sayısını 300’den 900 bine çıkardık! İşin en güzel tarafı bu hesapların hepsi robottu. Twitter’a bir şey yazmamız gerekmiyordu çünkü gerçekte okuyan kimse yoktu.
Şirketler kendilerini takip edenlerin gerçek mi sahte mi olduğunu umursamaz; her şekilde paranızı öder (Alkışlar).
İdealinde gerçek (insan) kullanıcıların hepsi topluca bu hesapları takibi bırakacaktır. Geriye bizim reklam yayınlayabileceğimiz birbiriyle konuşan robotlar kalacaktır. Robotlar bir ürün almaz ama bu bizim derdimiz değil. Yeni sosyal medya ekonomisinde insanların size ödeme yapması için çalışıyor gibi görünmek yeterlidir.
Teşekkür ederim.

Ve Sonuç:
Şimdi güldüğümüz bu taktik ve süreçler nice ajansa çuvalla para kazandırdı; kaç kişiyi iş, güç, unvan sahibi yaptı. Nice şirket çalışanı onay verdiği bu yöntemlerin meyveleriyle karnını doyurdu.
İşin garibi herkes neyin ne olduğunu bal gibi biliyordu. Paranın gerçek sahibi patronlar hariç!
E, patron da uyanık olup öğrenseymiş be kardeşim! Ajansı ya da kendi çalışanları mı düşecekti derdine?
Elin parasıyla caka satma fırsatını kim kaçırır?

20 Haziran 2017 Salı

HEDEF PAZAR BELİRLEME STRATEJİLERİ

Pazar Bölümlemesi Nedir?
            Pazar bölümleme, heterojen bir bütün pazarın, nispeten benzer ürünlere ihtiyaç duyan tüketici gruplarına, bölümlere ayrılması işlemidir.
            Pazar bölümlemenin yararları:
-          Tüketici ihtiyaçları daha iyi karşılanır.
-          En karlı, en cazip pazar bölümlerine yönelinir.
-          Tutundurma mesaj ve araçları daha spesifik gruplar için ayrı ayrı düşünüleceği için daha etkin ve verimli olur.
-          Pazardaki değişmeler daha iyi izlenir.
-          Kaynaklar daha etkin kullanılır.
Pazar bölümlemenin sakıncaları:
-          Üretim ve pazarlama açısından yüksek maliyetlere yol açar.
-          Stok maliyeti artar.
-          Her Pazar bölümü için ayrı reklam aracı kullanma gereği ek maliyet getirir.
Pazar Bölümlemesi, Hedef Pazar Seçimi ve Konumlandırmanın Aşamaları:
Pazar Bölümlemesi:
1.    Pazarın bölümlenmesi için kullanılacak kriterlerin belirlenmesi
2.    Bölümlerin profilinin çıkarılması
Hedef Pazar Seçimi:
3.    Pazar bölümlerinin çekiciliğinin saptanması
4.    Hedef pazarın belirlenmesi

Konumlandırma:
5.    Konumlandırma stratejilerinin geliştirilmesi
6.    Her pazar bölümü için seçilen konumlandırma stratejisinin uygulanması
Pazar Bölümlemenin Çeşitli Düzeyleri:
1.    Kitlesel Pazarlama (Mass Marketing)
Tek ürün.
2.    Bölümsel Pazarlama (Segment Marketing)
Birkaç ürün.
3.    Alt Bölümsel Pazarlama (Niche Marketing)
Pazar bölümü içindeki daha alt bölümler.
4.    Mikropazarlama
Yerel pazarlama, bire-bir pazarlama.
            Pazar Bölümlemenin Etkinliği:
-          Ölçülebilirlik
-          Erişilebilirlik
-          Büyüklük
-          Farklılık
-          Harekete geçebilirlik
Pazar Bölümleme Kriterleri ve Şekilleri:
A. Tüketici Pazarlarının Bölümlenmesi:
1.    Coğrafi bölümleme
Ülke, bölge, nüfus yoğunluğu, doğal kaynaklar, kent-kırsal kesim ayrımı, iklim.
2.    Demografik bölümleme
Yaş, cinsiyet, meslek, eğitim düzeyi, gelir, sosyal sınıf, din, uyruk, aile büyüklüğü.
3.    Psikografik bölümleme
Sosyal sınıf yapısı, kişisel karakteristik özellikler, yaşam tarzı.
4.    Davranışsal bölümleme
Yarar, kullanım düzeyi, ürüne karşı davranış, fırsat, sadakat.
B. Endüstriyel Pazarların Bölümlenmesi:
1.    Demografik faktörler
Endüstri tipi, şirketin büyüklüğü, yeri.
2.    Fonksiyonel değişkenler
Teknoloji, kullanıcı olma/olmama durumu, müşterinin kapasitesi.
3.    Satın alma yaklaşımları
İşletmenin yapısı, işletmenin güçlü yönleri, satın alma ve ödeme şekilleri, satın alma kriterleri.
4.    Durumsal faktörler
Aciliyet, sipariş miktarı, özel/standart üretim.
5.    Karakteristik özellikler
Satıcı ve alıcı işletme arasındaki benzerlikler, riske bakış açısı, sadakat.
C. Uluslararası Pazarların Bölümlenmesi:
1.    Coğrafi yerleşim
Kıta, bölge.
2.    Kültürel faktörler
Din, alışkanlıklar, gelenekler.
3.    Ekonomik faktörler
Az gelişmiş, gelişmekte olan, gelişmiş olma durumu.
4.    Yasal ve politik faktörler
Yabancı yatırımcıya yaklaşım, siyasi istikrar, tekelci yasalar.
Pazar Bölümlerinin Değerlendirilmesi:
1.    Bölümün büyüklüğü ve büyüme hızı
2.    Bölümün yapısal çekiciliği
3.    İşletme amaçları ve kaynakları
Hedef Pazar Seçimi Stratejileri:
1.    Farklılaştırılmamış pazarlama (tüm pazar stratejisi)
2.    Farklılaştırılmış pazarlama (çok bölüm stratejisi)
3.    Yoğunlaştırılmış pazarlama (tek bölüm stratejisi)
Hedef Pazarın Seçimi:
-          İşletmenin kaynakları
-          Ürünün özellikleri
-          Ürünün hayat seyrindeki dönemi
-          Pazarın yapısı
-          Rekabet durumu
Konumlandırma Stratejisi Nedir?
Bir ürünün Pazar konumu, onun rakip ürünlere göre alıcının zihnindeki nispi yeridir. Ürünün spesifik özelliklerine veya faydalarına, kullanım durumlarına göre konumlandırma yapılabileceği gibi, doğrudan doğruya büyük rakibe karşı veya ondan farklı yönde olma şeklinde bir konumlandırma da yapılabilir.
Konumlandırma Stratejileri:
1.    Ürün farklılaştırma
Tasarım, stil, performans, özellik, ömür.
2.    Servis farklılaştırma
Satış sonrası hizmetler, dağıtım, montaj, tamir, eğitim.
3.    Personel farklılaştırma:
Personel kiralama, eğitme, güleryüzlü, saygılı, nazik personel yetiştirme.
4.    İmaj farklılaştırma:
Semboller, logolar, atmosfer.
            Konumlandırma Stratejisinin Seçimi:
-          Kaç tane özellik farklılaştırılacak?
Bir numara özellik belirleme.
Eksik konumlandırma (underpositioning).
Aşırı konumlandırma (overpositioning).
Karmaşık konumlandırma (confused positioning).
-          Hangi özelliklerle farklılık yaratılacak?
Farklılık yaratılacak özelliğin uyması gereken kriterler:
Önemli olma.
Ayırıcı olma.
Üstün olma.
Görülebilir, anlaşılabilir olma.
Taklit edilememe.
Kazançlı olma.
Erişilebilecek fiyatta olma.
            Konumlandırma Stratejisinin Uygulanması:
1.    Strateji seçildikten sonra işletme adım adım stratejisini hedef tüketiciye ulaştırmalıdır.
2.    Pazarlama karması konumlandırma stratejisini desteklemelidir.

3.    Konumlandırma stratejisi değişimlere, müşteri ihtiyaçlarına adapte edilebilir olmalıdır.

PAZARLAMA NEDİR?

Pazarlama Nedir. Pazarlamanın Tanımı
Birinci ve İkinci Dünya Savaşları,silahlı pazar savaşlarının nelere mal oluğunu gösterir niteliktedir.Savaş sonunda işgücü tedarikinde önemli sorunlarla karşılaşıldı;tükenen halkın satın alma gücü düştü.Artık hiç kimse savaştan söz edilmesini istemiyordu.Öte yandan ,savaş ekonomisine dayalı olarak örgütlenen işletmelerin ellerinde birkmiş korkunç bir teknoloji ve bilgi vardı.Bunu durdurmak hem haksızlık hem de tehlikeli olurdu.Üretim devam etmeliydi.Ama ne üretilecekti? İşletme sahip ve yöneticileri, pazara bakış açılarını değiştirmek zorunda olduklarını anlamaya başladılar.Sınırları silah gücüyle değil, ticaret yöntemleriyle aşmanın daha akıllıca olduğunu kavradılar.Bunu gereği olarak da,dikkatlerini tüketicilere çevirerek onlar neler satabileceklerini düşünmeye başladılar.İşte,böyle düşünenler, 1910'larda filizlenmeye başlayan yeni bir düşünce akımını geliştirerek;yeni bir bakış açısı,yeni bir felsefe ve yeni bir disiplin geliştirdiler ve adına "pazarlama" dediler.[2]
Pazarlama müşterileri tanımlamak, halihazırdaki müşterileri gelecekte de tutmak ve müşterileri tatmin etmek için kullanılır. Bütün pazarlama faaliyetleri müşteriler üzerinde odaklandığı için pazarlama işletme ve idaresi işletme idaresinin en önemli bir parçasıdır. Son iki küsür yüzyıl içinde pazarlamanın işletme içinde gittikçe önem kazanmasının en uygun açıklaması pazarların gelişip olgunlaşması ve hatta müşterilerin talep kapasiteleri üzerine ulaşmasıdır. Özellikle gelişmiş, yarı gelişmiş ve hızla gelişmekte olan ülkelerde bu nedenle firmaların etkin ve kârlı olmaya ve kârlarını artırmak hedefiyle önemli olarak dikkatlerinin odaklaması üretim süreçleri ve ürün olmaktan ayrılmış ve müşteriler, dolayısıyla pazarlama süreci üzerine yönelmiştir.
İşletme objektiflerine erişmek için firmanın, hedef olarak seçilen piyasada bulunan veya bulunabilecek müşteri ihtiyaçlarının ve gerçek taleplerinin öğrenilip bilinmesi ve arzu edilen tatmin kaynaklarının bu piyasaya yönelmesini sağlamaya pazarlama konsepti adı verilmiştir.[3] Pazarlama konsepti organizasyon objektiflerini tatmin etmek için, bir organizasyonun müşterilerinin ihtiyaçları ve taleplerini daha önceden sezip ve tahmin edip bunları rakiplerinden daha etkin surette tatmin etmesini öngörmektedir.
Daha ileri tanımlamalar
Amerikan Pazarlama Derneği'nce 1984 yılındaki toplantısında yapılan tanımı şöyledir: "Pazarlama, kişisel ve örgütsel amaçlara ulaşmayı sağlayabilecek mübadeleleri gerçekleştirmek üzere malların, hizmetlerin ve fikirlerin geliştirilmesi, fiyatlandırılması, tutundurulması ve dağıtılmasına ilişkin planlama ve uygulama sürecidir."[4]
Malların üretim yerlerinden satış yerlerine hareketini sağlayan faaliyetler pazarlama içinde düşünülür. Üretim ve pazarlama faaliyetlerini birlikte yürüten bir işletmede bu faaliyetler şöyle sıralanır;
Belirli mallar için potansiyel pazarı belirlemek.
İşletmenin üretim kapasitesinin verimli biçimde kullanılmasını sağlayacak talebi yaratmak.
Elverişli bir dağıtım sistemi kurup uygulamak.
Yukarıdaki tanımların sonucunda ulaşılanlar ise;
Pazarlama beşeri faaliyetleri kapsar.
İhtiyaçların ve isteklerin doyurulmasına yöneliktir.
Değişim yoluyla bu faaliyet amacına ulaşır.
Pazarlama, toplumun ve bireyin sosyo-psikolojik yapılarını ilgili bilim dallarından yararlanarak inceleyen ve onların gerçek tutum ve davranışlarını öğrenmeye çalışan, mal ve hizmetlerin tüketicilere ulaştırılmasında kullanılan yöntemlerden de yararlanarak tüketicilerin istek ve ihtiyaçlarına uygun pazarlama uygulamalarının bulunmasını sağlayan bir faaliyettir. Ayrıca pazarlama, yerel, bölgesel ve ulusal pazarların birbirine bağlanmasında rol oynayan faktörlere ilgi gösterir...
Pazarlama kavramının temelini değişim süreci (prosesi) teşkil etmektedir. Sözlük tanımı olarak, pazarlama " iki veya daha fazla taraf arasında gerçekleşen bir değişim/mübadele sürecidir" şeklinde tanımlanmaktadır. Pazarlama aşağıdaki şekilde görüldüğü gibi üreticilerle tüketiciler arasında yer alan bir ara-yüzey fonksiyonu olarak değerlendirilebilir.Bir ara-yüzey fonksiyonu olarak pazarlama faaliyetlerinin amacı tüketici ihtiyaç ve isteklerine uygun mal ve hizmetlerin, arzu edilen zaman ve mekanda uygun bir fiyatla tüketiciye ulaştırılmasıdır. Ancak, pazarlama bağlamında, değişim olayının gerçekleşebilmesi için belirli şartların mevcut olması gerekmektedir. Buna göre, pazarlama bağlamında bir değişimden bahsedebilmek için, belirli bir ödeme gücüne sahip kişilerin, kendi hür iradeleri ile bir fayda beklentisi içinde (pazarda) diğer kişilerle mal veya hizmet mübadelesine girmesi gerekmektedir. Baskı altında gerçekleşen veya taraflardan birinin karşı tarafa önerebileceği bir değer ifade eden bir şeye sahip olmaması durumunda değişim sürecinden bahsetmek mümkün olmayacaktır.
Pazarlamanın gelişmesi
Ana madde: Pazarlamanın tarihçesi
Pazarlama içeriğinde yönlenme, bir firmanın sağladığı mala veya hizmete karşı, özellikle müşterileri ve nihai-kullanıcıları ile ilişkili olarak gösterdiği algılamalar ve davranışlarla ilgilidir. Tarih boyunca pazarlama, müşterilerin zevklerinin daha da hızlanarak değişmesi dolayısıyla, çok dikkat çekecek şekilde bir değişim göstermiştir.
Önceki yaklaşımlar
Amarikan pazarlama otoritesi olan Kotler'e göre firmaların pazarlama yönlenmesi daha önceki yönlenmeler (yani imalat ve üretim yönlenmesi, ürün yönlenmesi, ve satıcılık yönlenmesi) evriminden geçerek ortaya çıkmıştır.[5] Bu pazarlama evriminin gelişmiş olan Batı Avrupa zaman çerçevesi burada verilmiştir. Bu pazarlama evriminin Türkiye için ortaya çıkıp çıkmadığı; çıktı ise zaman çerçevesi ve ülke içinde nasıl yayılma gösterdiği daha araştırması yapılmamış; ama çok ilginç inceleme ve araştırma projesi olabilecek bir konudur.
azarlama faaliyetlerinin yürütülmesi esnasında bir pazarlama yöneticisinin üzerinde karar vermek zorunda olduğu temel değişkenlere pazarlama bileşenleri veya pazarlama karması adı verilmektedir. Pazarlama yöneticisinin karar vermek zorunda olduğu bu temel değişkenler aynı zamanda pazarlama yönetimi fonksiyonlarını da oluşturmaktadır. Pazarlama karması ürünler için dört tanedir: mamul, fiyat, tutundurma ve dağıtım. Pazarlama yönetimi fonksiyonları da şu şekilde özetlenebilir:
1. Ürün veya hizmet planlama ve geliştirme
Müşteri memnuniyetini sağlama açısından sunulan mevcut ürün ya da hizmette değişiklikler ve/veya geliştirmeler olacağı gibi, yeni ürün ya da hizmetler de söz konusu olabilir. Tüm bu çalışmaların sürekli olarak planlanması ve geliştirilmesi gerekmektedir.
2. Dağıtım
Değişik etkenler göz önüne alınarak en uygun dağıtım kanal bileşiminin (perakendeci, toptancı vb.) seçimi ve fiziksel dağıtımdan (ulaştırma, depolama, stoklama ve yardımcı aktiviteler) oluşur.
3. Fiyatlama
Ürün ya da hizmetin, işletme amaçlarını gerçekleştirecek fiyatlarının gerçekçi bir şekilde belirlenmesi ve yönetimidir.
4. Tutundurma (Promotion)
Reklam, kişisel satış ve satış geliştirme (sergi, gösteri, kupon verme, eşantiyon dağıtma gibi yardımcı aktiviteler) çalışmalarından oluşur. Tutundurma faaliyetleri içerisinde en maliyetli ve en etkili olanı reklam çalışmalarıdır. Yaygın kanının aksine tutundurma çalışmaları sadece ürünün fiyatını aşağı çekerek talebi arttırmayı hedeflememektedir. (İngilizce Promotion kelimesi günümüzde türkçede promosyon olarak karşılık bulmaktadır. Promosyon ise toplumda fiyat indirimi olarak algılanmaktadır.) Asıl amaç tüketicinin gözünde markanın ve ürünün bilinirliğini ve ürünün değeri, satışı ve imajı gibi kriterlerin değerini arttırmaktır.

Hizmet sektöründe ise; hizmetlerin pazarlanmasında ise bu dört pazarlama bileşeni yetersiz kaldığından üç tane daha ilave edilerek 7’ye çıkarılarak genişletilmiş pazarlama karması (süreçler, insanlar, fiziksel kanıt) ismi verilmektedir.

PAZARLAMA

PAZARLAMA PLANI BECERİLERİNİ GELİŞTİRMEK

Pazarlama planının bu günkü iş dünyası ile ilgisi ve faydası soruya açık bir durumdadır. Genel şüphecilik, pazarlama teorisinin etkili pazarlama pratigine nasıl dönüşeceğini vurgular. Bu çalışmada biz özellikle pazarlamanın çekirdek aletlerinin birisinin yürütülmesini çevreleyen zorluklarla ilgilenmekteyiz. Pazarlama planının yeterliliğinin nasıl arttırılıcağı konusunda iş-temel eğitim programı yöneticilere pratiğe uygulamadaki problemlerin üstesinden gelinmesinde yardım eder. Bu yaklaşım, öğrenmenin bilim ve iş yeri arasında devamlı iki yönlü bir akış olan, iş- temel alınan bir programı kurmak için, katılımcının asıl iş yüküyle pazarlama planı becerilerini nasıl birleştiortaya çıkartır.
Pazarlama Teorisi Ve Pazarlama Pratiği
Pazarlama disiplinindeki iyi-dokümanlı güven krizinin, pazarlama teorisinin pazarlama pratiğine uyluamda eksikliğinden kaynaklana bir buyutu vardır. Pazarlama yönetim teorisinin temel aletleri ve ilkelerinden şüphe ediliyor, ve modern iş için onların ilgisi sorgulanıyor. Üstelik pazarlama teorisinin ortak gerçeklerle birleşmesindeki yetersizlik iş topluluğunda hayal kırıklığını gösterdi.
Böylece pazarlama düşüncelerinin teorik destekleri artan bir tehtidin altına gelmektedir ve çoğunlukla modern iş çevresine herhangi bir ilgli eksikliği olarak algılanıyorlar. Pazarlama teorisi ile pazarlama planı arasındaki dengeyi düzeltme arayışı, akademik personel tarafından en çok dikkate alınan bir pazarlama kavramıdır. Bu kendisinin gelişmesi, uzaması ve arıtılmasıdır. Pazarlama planı ideal olarak pazarlama teorisiyle pratiği arasında köprü oluşturmalı, ama pratisyenler arasında hak ettiği işlevliliği bulamamıştır. Bu açıdan, burası firmanın teoriyi pratiğe geçirmede en çok zorlanacağı yerdir.
Pazarlama Planı Süreci
Yukarıda resimlendiği gibi, literatür, pazarlama planı sürecini çevreleyen birçok işlemsel zorlukların suçlamalarına doymuştur. Planlama ve örgütsel verimlilik arasındaki ilişki ile ilgili çok sayıda araştırma projesi bulunmaktadır. Yine de sonuçlar çatışmaktadır; bazı araştırmacılar bu ikisi arasında pozitif bir ilişki olduğunu söylerken bazıları tutarlı bir ilişki olmadığını söylüyorlar. Dolayısıyla, işe almanın sonucu olarak şirket performansını yükseltme fikrinde planlama süreci ve iyi bilinen pazarlama karar verme tekniklerinin uygulanmasının doğruluğu henüz kesin olarak ispatlanmadı.
Mc Donald, resmi planlama modellerinde pratisyenlerin bile pazarlamada daha yapısal bir yaklaşıma ihtiyaç olduğunu farkedebildiklerini vurguladı. Pratisyenlerin literatür tarafından belirlenmiş yaklaşımları kullanmak için aramalarına rağmen, hak edilen yarar gerçekleşmemiştir.

Etkili pazarlama planıyla ilgili bir çok işlevsel zorluklara rağmen, bir çok araştırma planlamanın şirketin büyümesinde ve gelişmesinde çok büyük rolü olduğunu savunur. Mc Donald’ınpazarlama planlaması literatüründe şu şekilde bir ifadede bulundu “İlişkili olunan faaliyetlerin daha iyi sınıflandırılmasının talep edilen faydaları, çevreden haberdar olma, yönetim arasında daha iyi iletişimin geliştirilmesi, ve daha iyi, kaynakların kullanılması, ve böylece almak için orada olmak şeklinde görünmek , ve, pazarlama planlaması ile ticari başarı arasında güçlü bir ilişkinin varolması”
Ancak, biz bu çalışmada pazarlama planı sürecinin faydalarını tartışmak yerine bazı ana eleştirilerin düzeltilmesi konusuna önem veriyoruz.
Mc Donald’ın önerisi; asıl pazarlama planının en küçük rekabetçilerin bile hayatta kalmasına olanak tanıyacak şekilde işe bir yaklaşım olmasıdır. Onun işaret ettiği, yönetici için sihirli bir formülün var olmamasıdır. “Pazarlamada, Aladdin’in lambası gibiörgütün hayallerini gerçekleştirecek, bir eşitlik yoktur”
Mc Donald pazarlama planında karşılaşılabilecek zorlukları on engelde özetlemiştir:
1. Pazarlama stratejisi ve taktiği arasında kargaşa
2. İş çalışmalarından pazarlama işlevini ayır etme
3. Pazarlama işlevi ile pazarlama fonksiyonu arasında karmaşa
4. İşlevsel çizgiler boyunca baskın olan örgüt yapısı
5. Derinlik analizinde beceri eksikliği
6. Çekirdek pazarlama yönetimi bilgisinde ve becerisinde eksiklik
7. Süreç ve çıktı arasında kargaşa
8. Pazarlama planına stratejik yaklaşımdaki eksiklik
9. Amaçlara öncelik tanıma ihtiyacı
10. Daha uygun pazarlama kültürüne olan ihtiyaç
Mc Donald’ın en önemli tezi; eğer geliştirmekte adresli bir etkili süreç eksikliğinde değilse, bir organizasyonun yönü sonuçlanabilir. Akademik personel ve pratisyenler bu yüzden, teori / pratik boşluğunu bu pazarlama planı engelleri bakımından kapatmak için yollar aramaya başlamışlardır.
Yönetim Ve Pazarlama Planı Yeterliliği
Yeterlilik tanımı birçok faklı görşlerde basılmış ve yorumlanmıştır. Bu çalışma yeterliliği davranışşal davranışşal açıdan tanımlamaktadır. Tarihi ve gerçekten, çok çağdaş iş sayısız yeterlilik listesinin ve becerinin üretimiyle sonuçlanmıştır.bir çok sayıdaki ortak iplikler öneriyorki; bütün yöneticilerin etkili performansında ortak olan görev ve teknikler olabilir ama bu ihtiyaç bir bireyin belirli koşuluna ve/veya belirli bir durumu içindir. Bu çeşit yeterlilik yapılarının daha fazla bir yönü, diğerleri aradaki farkı ayır ederken bazı çalışmaların “yetenekler” ve “beceriler”terimlerini birbirinin yerine kullanmasıdır. Bu çalışmada yeterlilik, belirli bir zamanda ve durumda belirli bir problemin yada belirli bir görevin performansı ile ilgili kesin kararda yararlanılan beceri ve yeterliliklerin tamamı olarak tanımlanmıştır.
Pazarlama yönetimi genel yönetim ile analiz, planlama, yürütme ve kontrol süreçlerini içerdiği derecede benzerdir. Bu bakımdan yeterlilik yapısını anlamak iş-temel pazarlama programını öğrenmeyi geliştirmek için önemlidir.
Yukarıdaki çalışmanın hepsinden bir anahtar sonuç, yine de, kesin idare yeterliliklerinin, onların cinsle ilgili yönüne rağmen pazarlamanın belirli hareketliliğine daha uygun oldugumudur? Bu çalışmanın çekirdek teması, etkili pazarlama planlayıcısının ne çeşit yeterlilikler gerektirdiği ve McDonald tarafından ana hatları çizilen pazarlama planı engellerinin üstesinden gelmeye yardım edebilip edemeyeceği.
Carson, etkili pazarlama karar-verme süreci için istenilen pazarlama yeteneklerinin geniş bir listesini çıkarmıştır. Bunlar; vizyon, yaratıcılık, liderlik, iletişim, motivasyon, insiyatif, sezgi, analitik düşünme, yargı, örgürsel yapılabilirlik, bilgi ve şebekedir.
Yeterlilik literatürünün anahtar yönlerini düşündüğümüzde McDonald’ın pazarlama planına on engeli ile bu engellere adres olabilmeye gerektiren pazarlama yetenekleriylebir bağ kurmamız mümkün olabilir.
Pazarlama planı engelleri
Gereken yetenek
1. Pazarlama stratejisi ve taktiği arasında kargaşa
Yargı, bilgi, vizyon
2. İş çalışmalarından pazarlama işlevini ayır etme
Bilgi, vizyon, taahhüt
3. Pazarlama işlevi ile pazarlama fonksiyonu arasında karmaşa
Bilgi, iletişim, yargı, analitik düşünme
4. İşlevsel çizgiler boyunca baskın olan örgüt yapısı
İletişim, örgütsel yapılabilirlik
5. Derinlik analizinde beceri eksikliği
Analitik düşünme, yargı, vizyon
6. çekirdek pazarlama yönetimi bilgisinde ve becerisinde eksiklik
Yargı, bilgi, analitik düşünme
7. Süreç ve çıktı arasında kargaşa
Bilgi
8. Pazarlama planına stratejik yaklaşımdaki eksiklik
Analitik düşünme, vizyon, bilgi, taahhüt
9. Amaçlara öncelik tanıma ihtiyacı
Liderlik, vizyoni yargı, iletişim, örgütsel yapılabilirlik, taahhüt
10. Daha uygun pazarlama kültürüne olan ihtiyaç
Örgütsel yapılabilirlik, vizyon, iletişim, bilgi, liderlik
Bağlantıların Tartışması
McDonald pazarlama taktikleri ile stratejileri arasında var olan karmaşıklığı yöneticinin pazarlama bilgisi ve stratejik plana alışmasıyla vurgulamıştır.Pazarlamadaki bilgi ve beceri eksikliğinin pazarlama işlevi ile pazarlama kavramı arasındaki karışıklığın kökü olduğunu işaret etmiştir.
Müsait verinin muazzam miktarlarından etkili pazarlama planı yaparken karar için ihtiyaç duyulan zekayı analiz etmek ve damıtması için birçok idarecinin yetersizliği, çokça geliştirilen analitik beceri için bir ihtiyacı gösterir. Tartışılan bir vaka vardır ki; analitik beceriye olan şhtiyaç yöneticilerin planlamaya sistemetik yaklaşımının eksikliğinin anahtar nedenidir. Düşünülmesi gereken bir beşka nokta ise, yetenekli bir pazarlama planlayıcısının liderlik kapasitesini ispatlaması. İletişim becerisi iyi ve etkili pazarlama yönetiminin pratiğinde önemli yer tutmaktadır. Şüphesiz ki, düşmana ait birleşmiş bir çevrede planlama sürecinin yönetimi, yüksek derecede bağlılık, vizyon ve deneyim gerektirir.
Pazarlama Planı Yeterlilik Boşluklarını Tanımlamak
Yeterlilik literatüründe bazı deliller var ki; yetenek geliştirme performanslarını kurarak teori ile pratik arasındaki boşluga köprü oluşturmayı sağlamaya çalışan yöneticilerin ve pazarlama eğitmenlerinin var olduğu.
Kolb’un ögrenme çemberinde olduğu gibi, bütün yetenek geliştirme yaklaşımlarının, içeride ortak neye neye sahip olduğu, yine de, bütün onların kendi değerlendirmesinin bazı derecesini karıştırdığı, ve çekirdek idaresinde öncül teorik modeller olduğudur. Kolb’un ileri sürdüğü deneysel öğernme döngüsü, bir öğrenme modeli sağlar ve insanoğlunun büyüme ve gelişme basamaklarını yansıtır.
İş-Temel Öğrenme Kavramı
İş-temel öğrenme kavramı, yeni bilgiler geliştirmede deneyim ve paratiğin bir çeşit birleşmesini beraberinde getirdi. Levy et.al.(1989) iş-temel öğrenmeyi şu şekilde tanımladı: “öğrenmeyi iş rolüne bağlamak” ve üstlenilen iş faaliyetlerinindeneyimlerinden türetildiğini açıkladı. Bu yüzden iş-temel eğitim yüksek öğrenimin otoritesini sorguluyor ve daha belirgin olarak akademik kurumların bilgisi ile diğer öğrenme kaynaklarının bilgisi hakkındaydı. Kısa dönem öğrenci yerlerinden lisans ve lisansüstü kurslarına kadar bir çok farklı çeşitte iş-temel öğrenme türleri vardır.
İş-temel eğitim birçok ayırdedici özelliğe sahiptir.
· Öğrenci, öğrenmenin merkezi olur
· Birlikçi, işyeri ve akademideki ortaklığı içerir
· Teoriyi bir yerde tutar harekete yönelir
· Teorik ve pratik anlayışlar üretir
· Eğitmeyi ve eğitimi kapsar
· “öğrenen çalışan” kavramını yaratır.
İş-temel öğrenimin bireyin beceri ve yeteneklerini yapılandırmadaki etkililiğine
rağmen pazarlama yeterliliği alanında ki kullanılabilirliği hakkında çok az araştırma vardır.
On Engelin İş-Temel Öğrenim Yaklaşımıyla Üstesinden Gelmek

Ulster üniversitesinde yöneticilerin pazarlama planı yeteneklerini geliştirmeleri amacıyla bir program hazırlandı. Bu diğer geleneksel yönetim programlarından radikal olarak farklı bir araştırma. Bu yolla bireyler şirketlerine özgü özel durumlar ve fırsatlar için kendi öğrendikleri deneyimleri değiştirebilirler.
Programın temel amaçları
Katılımcıları kendi özel ihtiyaçlarına göre pazarlama planı yaklaşımını değiştirmeye teşvik etmek
katılımcıların temel pazarlama planı kararlarını anlamalarını geliştirmek
katılımcıların pazarlama planı yeteneklerini geliştirmek
Bu ozaman pazarlama planının engellerinin üzerinden gelmek için etkili kişisel ve profesyonel gelişme sürecini yapılandıran bir kurum oluyor.
Bireysel yeterliliğin sonucunda katılımcılar pazarlama teknoloji transferinin birçok yönüne maruz kalırlar. Anahtar pazarlama planı yeteneği olan bilgi,deneyim, analitik düşünme, liderlik, vizyon, örgütsel yapılabilirlik, taahhüt,iletişimi geliştirmeyi ararlar veMcDonald tarafından öne sürülen pazarlama planı engellerine doğru konuyu yöneltirler. Bu şu yollarla yapılabilir.
1)BİLGİ: Pazarlama bilgisi transferi anlaşılmaz bir dil ile iletilir.
2)DENEYİM: Deneyim programın devam eden temelinde bütünü oluşturan çekirdektir. Kolaylaştırıcılar tarihsel bir esasta olan pazarlama faaliyetleri hakkında düşünmesi için katılımcıları cesaretlendirdi. Katılımcılar arasında pazarlama pratiklerindeki farklı deneyimleri hakkında tartışmalar ortaya çıktı.
3)ANALİTİK DÜŞÜNME: Swot analizi ve Ansoff matriksi gibi temel analitik araçlar grup sunumunun bir parçası olarak gösterldi. Bu sürec diğer üyelerle düşüncelerin paylaşılmasını ve kendini yansıtma analizini cesaretlendirdi.
4)LİDERLİK: Katılımcılar, Piercy ve Morgan tarafından yapılan öneriler ile tutarlı bir şekilde örgütlerini yönetmek yolunu gösteren pazarlamayı geliştirmeyealışmaya cesaretlendirildiler. Çalışan motivasyonu ve takım kurma problemleri pazarlama kavramı çevresinde şirket çapında bir birleşmeyi beraberinde getirdi, sık sık düzenli grup tartışmaları arttı.
5)VİZYON: Bir fırsat odağının bakımı, pazarlamanın gelişmesi için önemlidir ve planlamanın doğası gereğidir. Vizyon amaçların ve hedeflerin faaliyet planı ile nasıl gerçekleşeceğini belirlemekte ve kıt kaynakları sıralamakta gereklidir.
6)YARGI (KARAR): Bunun odağı ise, tamamlanmamış bilginin eksik olan parçalarını toplayabilme ve etkili seçim yapabilme. Bu yolla katılımcılar pazarlama planlarını nasıl geliştireceklerini aramaya cesaretlendirilirler.
7)ÖRGÜTSEL YAPILABİLİRLİK: Pazar alanındaki fırsatların değerini arttırmak için kaynakların nasıl sıralanacağı ve yönetileceği ile ilgilidir. İnsan kaynakları, fiziksel kaynaklar ve finansal kaynaklar buna dahildir.
8)TAAHHÜT: Yeni bilginin kazancı olan emsal ve kolaylıklardan kritik yoruma maruz kalmanın olduğı iş-kitap, programın katılığı, devam eden kişisel gelişmesine taahhütü test etti. Katılımcının bu çeşit faaliyetlerinde işe alması için onların güveninin arttığı daha büyük bir pazarlama yeteneğini onların şevki ve motivasyonu ile beraber geliştirdi.
9)İLETİŞİM: Etkili bir şekilde iletişim kurabilme hem yazılı hem sözlu sunumların ayrlmaz bir parçasıdır. Buna ek olarak planlanmış pazarlama faaliyetlerinin içsel ve dışsal odakları rafine edilmiş iletişim becerisi sunar ve ke şirketin tanıtım karmasını geliştirir.
Sonuç
Bu çalışmada, yöneticinin pazarlama planı yeteneğini geliştirmek için iş-temel ögrenim yaklaşımının faydalarını inceledik. Gelişme süreci katılımcıların pazarlama planı yaparken yanıt vermek zorunda oldukları meydan okumaların belirlenmesi ile başlar. Bu çalışma pazarlama planının zorluklarının üstesinden gelmek için gerekli olan yetenekleri vurgulamıştır ve uygulama yöneticilerinin pazarlama planın karar vermesini arttırması için olan geliştirme programından nasıl bilgili olacaklarını göstermiştir.
Pazarlama planının herhangi bir şirketin gelişmesine etkisi şüphesizdir. Buna rağmen, uygulamacı yöneticiler pazarlama planı sürecinde her çeşit zorlukla karşı karşıya gelirler. İş- temel öğrenim yaklaşımı ile ilgili araştırmalar devam ediyor. Ancak daha açık araştırmalara ihtiyaç vardır.
Makalenin Analizi
Bu çalışma sonucunda pazarlama planı sürecinde yöneticinin sahip olması gereken bir çok beceri olaması gerektigine karar verebiliriz. İş-temel egitim süreci ise pazarlama yöneticilerinin sahip olması gereken becerilerin geliştirilmesine farklı bir sistemle katkıda bulunur.
Bir işletmenin başarısında, finansal ve fiziksel olanaklar kadar, sahip olduğu yetenekler ve benimsediği liderlik biçimide büyük önem taşır. Çünkü parasal ve maddesel kaynakların rasyonel ve etkili bir biçimde yönetilmesini sağlayan o işletmenin yöneticisidir. Yönetici fikir yaratmak, planlama, örgütleme, yürütme, motive etme, haberleşme ve kontrol görevini yerine getirir. Tüm bu işlevler arasında önderlik etmek ve yol göstermek de vardır. Bir yöneticinin yanında çalışanları etkili olarak yönlendirme yeteneği, onun yönetme konusundaki gücünü olumlu yönde etkiler. Benimsediği liderlik biçimi ve bu konudaki nitelikleri aynı zamanda işletmenin yöneticisi olan küçük işletme sahiplerinin başarısındada önemli rol oynar.(Luther, 1999)
Alptugan (1998), bir yöneticide bulunması gereken özellikleri şu şekilde sıralamıştır.
Zeka
Sorumluluk
Yazılı ve sözlü haberleşme yeteneği
İnsiyatif sahibi olma
Karakter (güvenilirlik, özdisiplin, azim...)
Temsil etme yeteneği
Yüreklilik
Başkalarına karşı duyarlı olma
Teknik bilgi ve yetenek
· Ticari bilgi ve yetenek
Litaratürü derinlemesine tarayan Stogdill, başarılı önderlerin genel olarak şu özelliklere sahip olduklarını ortaya koymaktadır.
· Güçlü bir başarma arzusu,
· Hedeflerin istikrarlı bir biçimde izlenmesi,
· Problem çözme ve fikir üretmede yaratıcılık ve zeka,
· Kendinden emin olmak,
· Olayların davranışsal sonuçlarını kabul etmek,
· Kişiler arası strese daha az maruz kalmak,
· Belirsizliğe tahammül,
· Diğer insanları etkileme yeteneği,
· Sosyal ilişkilere şekil verebilme yeteneği,
Pazarlama organizasyon yapısının en önemli amacı, pazarlama kaynaklarını en etkin, mali açıdan en olumlu şekilde kullanarak, işletme hedeflerine ulaşılmasına katkıda bulunmaktır. Bu, teoride çok kolay gibi görünsede aslında ulaşılması zordur. İyi planlamalar pazarlama başarısı için tek neden olmasa da, pazarlama müdürünün hedeflerini ve düşüncelerini düzenlemesi ve sonuçlara ulaşması açısından çok önemli ve yararlıdır. Ancak, en iyi planların bile en mükemmel sonuca ulaştırmayacağı göze alınırsa pratikteki başarının önemi ortaya çıkıyor.(Wilson, 1999)
Başarılı bir pazarlama müdürünün özellikleri:
Pazarlama müdürü, belli başlı pazarlama metod ve teknikleri hakkındaki tüm bilgilere sahip olmalıdır. Bu onun sekiz önemli pazarlama taktiği hakkında bilgili olduğunu gösterir: piyasa araştırmaları, ürün gelişimi, fiyat belirleme, dağıtım, halkla ilişkiler, reklam, satış promosyonu ve satış. Elbette bu saydığımız konuların hepsinde deneyimli olmaları beklenemez. Burada, işletmenin içinde bulunduğu iş kolu ve endüstrisi önemlidir. Seçenekler ona göre değerlendirilecektir.(Gilligan ve Lowe,1994)
Pazarlama müdürü, bir yönetici gibi diğer insanlar üzerinde etkili olmalıdır. İşe alma, seçme, eğitme, planlama ve kontrol konularına hakim olmalıdır.
Pazarlama müdürü, belki de en önemli özelliği olan idare etme ve yönlendirme fonksiyonlarını kullanmayı bilmelidir. Bu, uzun dönemli hedef belirleme ve bunlara ulaşma için stratejiler belirlemek anlamına gelir. Bu arada da, organizasyonun verimli ve heyecanla işlemesini sağlar. İşletmenin diğer fonksiyonları olan finans, üretim, araştırma ve geliştirmefaaliyetlerine de ilgi göstermeli ve üst düzey yönetimin bir parçası olduğunu hissettirmelidir.(Pride ve Ferrell, 1995)
Tüm yeteneklerin toplandığını varsaysak da önemli olan iletişim kurma yeteneği asla unutulmamalıdır; özellikle karşısındakini ikna etmeyi beceremeyen bir pazarlama müdürü düşünülemez. Çalışanlarını motive etmek, onları yönlendirmek, müşteriyi ikna etmek için bu yetenege çok ihtiyacı vardır.
Elbette bir pazarlama müdürü etkili ve başarılı olmak istiyorsa, satış konusunda oldukça yetenekli ve deneyimli olması gerekir. Bunu da, daha önce pazarlama planlaması ve ürün yönetimi konularında çalışarak kazanabilir. Değişik departmanlarda çalışarak deneyim kazanmak, hem ilerdeki başarıyı pekiştirecek, hem de değişen koşullara ayak uydurabilmeyi sağlayacaktır.

Açık fikirli olmakta pazarlama müüdrlerine olumlu puanlar kazandıracaktır. Etrafındaki insanların ve başarılı yöneticilerin bilgi ve deneyimlerini kullanmayı bilen bu açık fikirli müdürler daha çabuk yükselme imkanına sahip olacaklardır.
Sistemetik olarak; problemleri, olanakları, verileri, çözümleri sistematik bir şekilde değerlendirmek de başarılı bir pazarlama müdüründe olması gereken bir özelliktir.
Pazarlama müdürünün işletmenin bir parçası olduğu unutulmamalıdır. Yeri geldiğinde kendi departmanının çıkarlarını işletme çıkarları karşısında feda etmek zorunda kalabilir. (Wilson, 1999)

Bütün bu çalışmalardan çıkardığımız bir sonuç ver ki; hangi departmanın yöneticisi olursa olsun, bir yönetici mutlaka belli başlı özelliklere sahip olmalıdır. Bu özellikler genellikle kişilerin içlerinden gelmektedir. Hiçbir eğitim programı bir bireyin belli başlı yeteneklerini yoktan var edemez, ancak geliştirebilir. Bu geliştirme süreci birçok farklı eğitim sistemleriyle sağlanabilir. Görev ekibi çalışması, vak’a tartışması, simulasyon ve oyunlar, grup tartışması, bireysel çalışmalar, kısa konferans, davranış modeli ve video bantları kullanımı.(Abella, 1996) İş-temel eğitim süreci ise teori kadar pratiğede önem veren bir eğitim programı olarak, özellikle pazarlama planlaması süreciyle ilgili olan yöneticilere, sahip oldukları beceri ve yetenekleri arttırmada destek sağlar. Ayrıca pazarlama planı yapılırken karşımıza çıkabilecek problemlere de yöneticilere bu yetenek ve becerileri kazandırarak çözüm önerir.

SOSYAL MEDYA REKLAMCILIK

SOSYAL MEDYA REKLAMCILIK


Küçük ya da büyük olsun bütün işletmelerin gözleri, kulakları, elleri, ayakları yani insanlar gibi duyu organları olmalı.
Pazara çıktığında insanlar gibi görmeli, duymalı, dokunmalı. Örneğin iyi bir yönetici çalışanlarının sesini bir kilometre uzaktan tanıyabilmeli, bir satışçı müşterilerinin istek şarkılarına eşlik edebilmeli ve en önemlisi işletmeler arada bir rakiplerinin pişirdiği yemekleri de yemeli.
Peki bunlar yeter mi? Yok, yetmez. Tüm bunların üstüne bir de sağlığına dikkat etmeli. Kütük gibi olursa, çalışanların beli, çok gevşek olursa yöneticilerin başı ağrır.
O zaman, sert ya da yumuşak değil, esnek olmalı. Çalışanlar her sabah güne esneme hareketleriyle başlamalı. Bir işletme için büyümek değil en önemli mesele.
Çünkü kimi işletmeler büyümeye çalışırken, kimi de küçülme derdinde. Esnek bir işletmeyse gerektiği zaman gerilir, sivrilir, büyür, gerektiğinde yumuşar, küçülür. Çok önemli bir istatistik -ve tamamen uydurma- iyi bir işletme yılda tam on dört kere değişebilmeli. Çakallarla kurtların devri bitti artık, bukalemun gibi koşullar değişince kendisi de değişenler revaçta.
Bu devirde kafasını dizine, ayaklarını da poposuna değdiremeyen işletmeler için ekmek aslanın ağzında.Buraya kadar her şey tamamsa devam ediyoruz. Evet, işini çok iyi yaptın, esneme hareketlerin fena değil, ahlakına da kimse toz konduramaz ama biraz da gösteriş lazım. Pembe bir fularla ortalarda dolaşamam diyorsan en azından hafif bir makyaj, sıcak bir gülümsemeyi düşünebilirsin.
Ama gülüşün sana ait olsun, çünkü sen farklısın. Eğer değilsen, hemen farklı olmalısın.
Peki hiç düşündün mü, patron neden müşterilere ya da çalışanlara ‘dükkân senin’ der?
Çünkü herkes kendi dükkânından alış veriş yapmayı ister de ondan. Yani benim manavım olsa gidip başka yerden kabak alır mıyım?
Nasıl başladın, nerelerden geldin, nereye gidiyorsun?
Hepsi için bir hikâyen olsun.
Çünkü sadece hikâyeler akılda kalır. Benim ürünüm böyle iyi, benim hizmetim şöyle güzel demenin modası geçti.
Artık storytelling yani hikâye anlatma çağındayız.Elbette kendini bizden iyi tanıyorsun ama öyle bir şey daha var ki onu sadece ama sadece sen biliyorsun.
Belki bugün bize, sana nasıl yardım edebileceğimizi öğretebilirsin.
Süper bir ürününüz var.
Güzel bir web sayfası da hazırladınız...
Hatırı sayılır da ziyaretçiniz oldu.
Her şey tıkırında gidiyor, keyfinize de diyecek yok.
Fakat, sayfanızdaki trafik yoğunluğuna rağmen satışlarınız beklediğiniz gibi artmadı.
Pekiiii... Sebebi?...
Sadece yazı ve grafikler pek çok müşteri için yeterli değildir. Hatta sıkıcı olabilir.
Araştırmalara göre gelen ziyaretçiyi 5.7 saniyede ürününüzle ilgilenmeye ikna etmelisiniz.
Bu 5.7 saniyeyi iyi değerlendiremezseniz onları sonsuza kadar kaybedebilirsiniz.
Keşke, ürününüzün onlara faydasını kısa sürede anlatabilseydiniz. Kesin alırlardı.Acaba sizi dinlemelerini sağlayacak gizli bir formül var mı ?Kesinlikle var. Video...Ama herhangi bir video değil, animasyonlu, eğlenceli bir video.
Animasyon videolar diğerlerine göre 300 kat daha fazla seyrediliyor.Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, çok yakında internet trafiğinin neredeyse yüzde doksanı video olacak.
En kısa zamanda ziyaretçilerinizin gözünü kırpmadan zevkle izleyecekleri, hatta herkesle paylaşabilecekleri bir animasyon tanıtım videosu hazırlayın.
Internette satışları arttırmanın. En etkili yollarından biri güzel videoları kullanarak reklam yapmak.